ÇOCUĞUN GÖZÜNDEN KARMAŞALAR SERİSİ 4

KARDEŞ SAHİBİ OLMAK ZOR İŞ BE KARDEŞİM

Evet bir bilemedim ki! Bu konuda hep bana toz pembe hayaller sunuldu. Canın sıkılınca oynayabileceğim, devamlı kardeşim olsun istedim. Bunu da defalarca söyledim, haklısın. Ama kardeşim olunca neler yaşayacağımı bir arkadaş olarak düşündüm. Ancak oynamam için uzun zaman büyümesini beklemem gerektiğini ona hesaplayamadım. Hele dedemin bana baktığından daha büyük aşkla baktığını görmek beni deli etti. Anneme bu kadar yakın olması, ona “Aman! Bir şey olur!” diye dokunamamam… Onun benden daha değerli olduğunu hissettirdi hep. O bir şeyi atınca aferin alırken, ben cezalandırıldım. Geldiği yere gitsin diye kaç kere dua ettim siz biliyor musunuz? O uyurken ses çıkarma, o emerken bekle, ona hediye gelince gıpta et, o altını kirletince ıslak mendili ver, en sevdiğim oyuncağımı ağzına sokunca ses çıkarma! Hele bir de anne babana ortak olsun! O gülünce herkeste bir mutluluk bir neşe! Al, bende gülüyorum! Neden bu kadar coşku yok ortalıkta? Lütfen bana adil olun. Hep bağırılan ben, sevilen kardeşim. En çok beni azarlıyorsunuz. Hadi onu da azarlayın da göreyim. Beni daha az mı seviyorsunuz? Aklımda deli sorular. Hele bir de bu yumurcak benim en kasvetli anlarımda etrafa gülücük saçıp herkesi kendine hayran bırakıyorsa gel de çıldırma. Ne yapsam size yaranamadım. Ona karşı tam sevgi besleyesim geliyor, sen gelip o duygumu alıp boşalan yere kıskançlığı doldurup gidiyorsun. Bir de bana ben ikinizi de aynı seviyorum diyorsunuz. Yalancı, insan birini ötekinden hep daha fazla sever. Sen demiyor musun; “Tüm renkleri seviyorum ama en çok yeşil”, “Yemek yemeği severim ama dolmayı en çok”. Ya da “Oyuncaklarımın hepsini seviyorum” dediğimde, “ama en çok hangisini?” diye sormuyor musunuz? Neden ben sizin kardeşimi benden daha çok sevdiğinizi düşündüğümde şaşırıyor ve öyle olmaz diyorsunuz. Hele bir de ben gerginken benimle konuşmaya çalışmıyor musun? Hayret yahu gerginim işte önce beni rahatlat, benim dediklerimi bir anla ondan sonra durumla ilgili konuşursun. Benim duygularım düzensiz (yani henüz düzenleme yetim yok), siz bu duyguları düzenlemek zorundasınız (ki, kendininkini düzenleyebiliyor musun bundan da pek emin değilim). Üstelik sizin ikinci (ya da üçüncü) çocuğunuz kardeşim. Yani siz dünyaya bir çocuk daha gelince aşağı yukarı neler olacağını biliyorsunuz. Ama ben öyle miyim? Hayır değilim çünkü benim için yeni bir durum bu. Sen onunla ilgilendikçe bazen benim yaralarıma ne tuzlar ekleniyor bir bilsen. Bu nedenle belki bazen kardeşimden daha sevimli bulunmaya ve belki daha çok sevilmeye ihtiyacım var. Tamam, siz de haklısınız, düzen bu şekilde ama ben de zorlanıyorum işte! Bunu bilmenizi istedim sadece.

Uzm. Psk. Seyhan ÇELİKKIRAN