AYRILMA KAYGISI

Ayrılma kaygısı çocuğun normal gelişiminin içinde olmaktadır. Genellikle ilk altı aydan sonra gözlenebilir ve 14.-22. aylar arasında şiddetlendiği görülür. Üçüncü yaşına geldiğinde bu kaygı azalır. Ayrılma kaygısı temel bağlanma figürlerinden (genellikle anne babadan) ayrılmaya karşı gösterilen aşırı korku ve endişeyle kendini gösterir. Çocuk, anne ve/veya babasından ayrıyken kendisine ya da anne babasına zarar gelebileceğini düşünerek korkar.

Ayrılma kaygısı olan çocuk için evden ya da bağlandığı kişilerden ayrılmak aşırı bir sıkıntıya ve endişeye yol açar.  Evde de tek başına oturmaktansa yapışma davranışı sergileyerek anne babalarının çevresinde dolanır. Uyku zamanlarında yalnız yatmakta zorlanır ve yanında birisinin olmasını ister. Ayrılık sırasında ya da ayrılık beklenirken karın ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma gibi bedensel şikayetler sunar. Yaş özelliklerine göre hayvanlardan, hayaletlerden, canavarlardan, karanlıktan, hırsızlardan,  araba ya da uçak kazalarından korkularını dillendirirler. Ölüm ve ölme ile ilgili düşünceler rahatsız edici boyutta ortaya çıkabilir. Kimsenin onları sevmediğinden ya da onlarla ilgilenmediğinden şikayet edebilirler.  Ayrılık sırasında saldırgan davranışlar sergileyebilirler (ör: vurabilirler). Çocuğun bu yapışan, huzursuz, endişeli ve sürekli ilgiye muhtaç hali anne babanın huzursuzluğuna ve aile içi sürtüşmelere yol açabilir.

Öneriler

  • Anne babanın tedavi sırasında desteklenmesi önemlidir, ancak ayrılmanın yalnızca tek taraflı olmadığı, bazen de anne babanın ayrılmakta, çocuğu bırakmakta zorlandığı akılda tutulmalıdır. Bu durumda anne babaya danışmanlık verilmelidir.
  • Okul fobisi durumunda okuldan uzak kalınan sürenin okula dönmeyi güçleştireceği hatırlanmalı, aileden ya da okuldan gelecek rapor isteklerine (bu durum anlatılarak) olumlu yanıt verilmelidir.
  • Ayrılma kaygısı çocuğun içsel ihtiyaçlarına göre belirti verir ve bazen çocuk gerçekte tutarsız görünen davranışlarından dolayı suçlanabilir. Bu durum aileye anlatılmalı ve oynamak için arkadaşlarının yanına gidebilen ama akşamları yatma zamanında ya da sabah okula giderken ağlayan, çırpınan çocuğun ”numara yapmadığı” ya da anne babasını “kullanmadığı” açıklanmalıdır.